35,0782$% 0.11
36,6057€% 0.65
2.954,68%1,20
4.803,00%0,82
19.241,00%0,82
9.882,34%-0,34
3568512฿%-2.13154
Gazze’de soykırım yapan işgalci Siyonist İsrail ile ticaret yapıldığı ve jet yakıtı satıldığı iftirasıyla Bayraktar ailesi ve AK Parti hükümeti hedef alınmaya devam ediliyor.
Sosyal medya hesabından “Bu akıl ne CHP’den çıkar ne FETÖ’den ne de onların kayığına binen yenilerden. Bu yemek doğrudan CIA aklıyla pişirilmiş.” diyen kamuoyu araştırmacısı GENAR Başkanı İhsan Aktaş, AK Parti’ye ve Baykar’a yapılan saldırılarla ilgili Haber7’ye değerlendirmelerde bulundu.
Organize bir şekilde AK Parti cephesinin en güçlü tarafına saldırıldığını kaydeden Aktaş, “AK Parti’nin en güçlü tarafları ne? Recep Tayyip Erdoğan’ın dünyada bütün mazlumların lideri olması. Buraya yara vermek istiyorlar. Burada asıl önemli olan vurgu şu. Niye Bayraktar’la Filistin’e sahip çıkan Erdoğan’a saldırıyorlar? Çünkü bu camianın en güçlü iki tarafı. Bir taraf; teknoloji üretmiş, icat ortaya koymuş ve bütün dünyada Türkiye’nin değerini artıran bir kurum. Orta Doğu’da Bayraktar kullanan devletler terörizme karşı ve rakiplerine karşı üstünlük sağlıyorlar. Peki Tayyip Erdoğan kim? Asya’da, Afrika’da, Amerika’da bütün dünyada mazlumların lideri. Karşı taraf çok stratejik bir şekilde, en güçlü tarafa yara aldırarak diğer meseleleri sıradanlaştırıyorlar. Yani AK Parti’nin olsun, camianın olsun, binlerce güçlü tarafı var. Burada da benim biraz da vurgu yapmak istediğim şu; rakip taraf karargahını kurmuş ve planlı bir şekilde saldırıyor.” dedi.
Ortak hareket edilemediğini söyleyen Aktaş, “Senin binlerce STK’ların var, bir o kadar güçlü medyan var. Onların da rakibi gibi bir karargah kültürüyle hareket etmesi lazım. Karşı tarafın durumunu analiz eden bir şekilde mücadele etmesi lazım.” ifadesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tek başına mücadele ettiğini belirten Aktaş, tatlı su Müslümanlığının bırakılması gerektiğini söyledi. Mücadelenin bütün yükünün Erdoğan’ın omuzlarına bırakılmaması gerektiğini söyleyen Aktaş, şöyle konuştu:
“Artık yavaş yavaş bu tatlı su Müslümanlığından çıkma devrinin de geldiğini düşünüyorum. Tatlı su vakıfçılığı, tatlı su siyaseti, tatlı su medyacılığı… Bu bir mücadeledir. Bunu görerek hareket etmek lazım geldiğini düşünüyorum. Herkes birbirinden bekliyor. Bugüne kadar şöyle oldu; herkes susup pusuda bekledi, kimse tavır koymadı. Ne zaman Recep Tayyip Erdoğan çıktı, karşı tarafı sarsıcı bir şekilde mücadele etti, millet sonra devreye girdi. Ya kardeşim, dünyada bir tane Recep Tayyip Erdoğan yoktur. Sivil toplumun, fertlerin, medyanın, siyasilerin, herkesin kendi ölçeğinde bir sorumluluğu var. Bir gün Recep Tayyip Erdoğan’ın mücadele etmediğini varsayalım. Ne yapacak bu camia? Artık herkesin pusuda bekleyip Recep Tayyip Erdoğan’ın varlığından nemalandığı devrin bittiğini düşünüyorum. Herkesin kendi bireysel ve kurumsal fonksiyonlarını ortaya koyması gerektiğini düşünüyorum.
Ben bu saldırıların organize, çok planlı çalışılmış ve düşünülmüş bir şey olduğunu düşünüyorum. Fakat planlı bir çalışma ne zaman etkili olur? Karşı tarafın dağınık olduğu zaman daha etkili olur. Burada aslında plan yapanların planına güç katan biraz da bu tarafın derbederliği. Onu da söylemiş olayım.”
KAYNAK: HABER7
DEM Partili isimden koltuğu oturur oturmaz skandal hamle! İlk icraatı bakın ne oldu