Bakan Fidan açıkladı! Türkiye’den kritik ‘Filistin’ hamlesi

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İstanbul’da Yeni Zelanda Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Winston Peters ile ortak basın toplantısı düzenledi. Fidan, basın toplantısında Filistin devletini tanıma konusunda Türkiye ve ortakları arasında yoğun işbirliği sağlanacağını vurguladı.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İstanbul’da Yeni Zelanda Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Winston Peters ile ortak basın toplantısı düzenledi.

Bakan Fidan, basın toplantısı sırasında Irak ile terörle mücadelede işbirliğinin güçleneceğini kaydetti. Fidan, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Irak ziyareti tarihi önemde. Irak ile terörle mücadele işbirliğimiz güçlenecek” ifadelerini kullandı.

Fidan açıklamasında özellikle bölgesel faktörlerle sağlanan görüşmelerin önemli yer tuttuğunu kaydetti.

Filistin devletini tanıma konusunda Türkiye ve ortakları arasında yoğun işbirliği olduğunu vurgulayan Fidan, “Gazze işgali dünyada ezenlerle ezilenlerin mücadelesi oldu” diye konuştu.

“BU GAZZE’DEKİ SON SAVAŞ OLMAYACAK”

Hafta sonu Riyad’a ziyaret gerçekleştireceğini kaydeden Fidan, İslam İşbirliği Teşkilatı Arap Ligi üyeleri ile bir araya gelerek Filistin devletini tanıma konusunda neler yapılabileceğini görüşeceklerini bildirdi.

Bakan Fidan, “Uluslararası toplumu harekete geçirmek konusunda başarısız olursak bu yaşadığımız üçüncü ve en şiddetli Gazze Savaşı son olmayacak. Dolayısıyla kalıcı çözüm için var gücümüzle çalışmamız gerekiyor” diye konuştu.

Gazze’deki mevcut vahşetin durması, insani yardımların sağlanması için de uluslararası toplumla çok alanda çalıştıklarının altını çizen Fidan, şunları kaydetti:

“Birleşmiş Milletlerde (BM) arkadaşlarımız gece gündüz çalışıyorlar. Sizin de gördüğünüz gibi dünya başkentleri de ayağa kalkmış durumda. Artık İsrail’in Gazze’yi işgali ve oradaki insanları öldürmesi, şehit etmesi, 35 bin masumun kanına girmesi meselesi ve işgale karşı olan direniş, artık İsrail ve Filistin arasındaki bir ihtilaf savaş olmaktan çıkmış, dünyada ezenlerle ezilenlerin mücadelesi haline dönmüştür. Uluslararası sistemin kurucularıyla uluslararası sistem tarafından ezilen ve dışlanan aktörler arasındaki mücadeleye evrilmiştir”