35,2068$% 0.3
36,7672€% 0.92
2.968,33%1,32
4.853,00%0,96
19.410,00%0,95
9.724,50%-0,42
3430002฿%2.71632
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, hayvancılıkta sorunları ortadan kaldırmanın esas yolunun, yerli üreticiyi desteklemekten geçtiğini belirtti. Besicinin çözüm bekleyen sorunlarını Ömer Fethi Gürer dile getirdi!
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, hayvancılıkta siyasi iktidarın aldığı tedbirlerin çözümcü değil günü kurtarmaya yönelik olduğunu söyledi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in, Kamu İktisadi Teşekkülleriyle (KİT) ilgili olarak, yönetim kurullarının daha profesyonel hale getirileceğini, satın alma usullerinin, kurumsal yönetim ilkelerinin verimlilik ve kararlılık ekseninde yeniden düzenleneceğini belirttiğini dikkat çeken Gürer, “Cumhurbaşkanı tarafından imzalanan ve Resmi Gazete’de yayımlanan özelleştirme uygulamasına göre ise TEDAŞ ve TEİŞ’a ait önemli ölçüde turizm bölgelerinde yer alan 73 taşınmazın özelleştirilmesine karar verildi. Bir taraftan KİT’lerde yeni sürece geçileceği belirtilirken, diğer taraftan KİT’lerin varlıkları satılmaya devam ediyor. Kısa süre önce de orman alanlarının satışıyla ilgili Cumhurbaşkanının açıklamaları olmuştu. Tarım ve Orman Bakanı ise geçtiğimiz günlerde Türkiye’de yaşanan fiyat artışlarına karşı, özellikle etle ilgili hayvan ithalatının artık devlet tarafından yapılacağını duyurdu. Bu yeni uygulamayla özel sektörün hayvan ithalatından çekilerek devletin sorumluluk alacağını belirtti. İthal edilen hayvanların 4 ay boyunca satılmayacağı vurgulandı. Bu sayede al sat işlemlerinin neden olduğu fiyat artışı sorununun ortadan kaldırılacağını ifade etti” diye konuştu
Cumhurbaşkanı, Hazine ve Maliye Bakanı ve Tarım, Orman Bakanının yaptığı üç açıklamanın bir arada değerlendirildiğinde, özellikle tarım KİT’lerinin durumunun yetirince anlaşılamadığı görüldüğünü söyleyen CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), Et ve Süt Kurumu ve Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğünün (TİGEM) uygulamaları önemli ölçüde siyasi iktidarın kararlarıyla yönetiliyor. Ülkemizde serbest piyasa ekonomisi uygulanıyor ama hayvan ithalatının yalnızca devlet tarafından yapılmasına karar verildiğini Tarım ve Orman Bakanı duyuruyor. 22 yıl sonra ithalatın yalnızca Et ve Süt Kurumu tarafından yapılması ile piyasanın dengelenmeye çalışılacağı öngörülüyor” şeklinde konuştu.
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Tarımda Sorunun kaynağı inmeden çözüm üretilemez. Girdi maliyetlerine müdahale edilmemesi, yem fiyatları sürekli artması, piyasaya uygun fiyatlarla yem ürünü verilebilme olanağı yaratacak zemini oluşturulmuyor . Yem fiyatlarına müdahaleden söz edilmiyor. Hayvanlar için ağır giderlerinde ortaya çıkan artışlarla ilgili düzenleme yapılmıyor. İthalatçı anlayışa bu yıl da devam edileceği görülüyor” dedi.
Geçmiş dönemdeki Tarım ve Orman Bakanlarının, 2023 yılında hayvan ithalatının sona ereceğini belirttiğini de hatırlatan CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, 2023’te 700 bin baş hayvan ithal edildiğini, 2024’te 600 bin baş sığır ithal edileceğinin açıklandığını, bu durumda ülkede hayvan varlığında sorun olduğunun da açıkça görüldüğünü belirtti. Gürer; “Türkiye’nin Avrupa’da hayvan varlığı bakımından birinci sırada olduğunu söylüyorlar ama ülkenin 2 yılda 1.5 milyon baş sığır ithal edecek duruma düşmesi uygulanan politikalardaki yanlışın somut göstergesidir” dedi.
Et ve Süt Kurumunun hayvan ithal etmesiyle sorunların ortadan kalkacağı izlemini yaratıldığını kaydeden CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “ithal edilen hayvanlar, hayvancılıkla ilgili birliklerden alınan talepler doğrultusunda dağıtımları sağlanacak. 4 ay süreyle bu hayvanların alt sat yapılmasının önüne geçilecek. Bu süre içerisinde hayvanların yem tüketerek beslenmesi, 4 aylık sürede istenilen sonucun alınması olası değildir. Hayvancılıkta bir yanlış yaparsanız onun bedelini 5 yıllık süreçte öderseniz” şeklinde konuştu.
Hayvancılıkta yaşanan sorunlardan; gebe inekleri, süt ineklerini ve düveleri kesime giderken 2020’de yeterli önlemleri almayan, üreticinin hayvanlarını kesime gönderdiği süreci seyreden iktidarın sorumlu olduğunu ifade eden Gürer, “Siyasi iktidarın, o sorumluluğu o gün için yerine getirmeyerek yarattığı olumsuzluğun bedelini bugün vatandaş ete ve süte pahalı erişimle ödemektedir” dedi.
İthalatın Et ve Süt Kurumu tarafından yapılmasının, birlikler eliyle dağıtımının sağlanmasının normalde kamucu bir anlayışın kabulleneceği bir durum olduğuna da işaret eden CHP Milletvekili Ö.Fethi Gürer, “Serbest piyasa ekonomisi uyguladığını söyleyen iktidarın kafası karışık; ne yaptığını bilmiyor, bir öyle, bir böyle, yaz-boz tahtasına döndürdüler tarımı” diye konuştu.
Hayvancılıkta kısmen olumlu giden sürecin son üç yılda tersine döndüğünü söyleyen Gürer, “Tekrar ithalatçı bir noktaya evrildi. İthalatı kimler yapıyor, bundan kimler rant elde ediyor, neden ithal edilen hayvanlar yurtdışından, Brezilya’dan, Çekya’dan, farklı yerlerden uygun fiyata alınırken, ülkemize geldiğinde fiyatlar katlanıyor diye sorduk. AKP 22 yıl tarımı yanlış yönetti. ” şeklinde konuştu.
FİYATLAR DAHA SONRA KATLANARAK ARTIYOR
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in, açıklamasında daha profesyonel bir KİT yönetimini oluşturacağını, şeffaflığı getireceğini belirttiğini aktaran CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Seçim dönemlerinde ya da Ramazan ayı geliyor bu süreçte et fiyatlarını baskılayarak daha uygun fiyatlara ürün gitmesinin yolunu açma çalışmasında bulunma daha sonraki süreçte fiyatların daha da artmasına neden oluyor” dedi.
Siyasi iktidara çağrıda bulunan CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “hayvancılıkta ithalatçı anlayıştan kurtulmanın yolu ahır giderlerini düşürerek, yem fiyatlarını sübvanse ederek üreticiye destek sağlamak yaşanan sorunlara karşı planlama ve öngörüyü doğru yapmaktan geçer. Bunlar sağlandıktan sonra Mehmet Şimşek’in KİT’lerle ilgili söyledikleri yaşam bulur. Ne Et ve Süt Kurumunun ithalatçı bir anlayışla piyasayı dengelemesinden sonuç alınır ne de hayvancılıktaki sorunlar ortadan kalkar. Hayvancılıkta sorunları yaratan siyasi iktidarın tüccar gibi olaylara bakıp iş bilmezliği sonucu ortaya çıkan sorunlardır. Bu sorunları ortadan kaldırmak yerli üreticiyi desteklemek ve onların sorunlarıyla doğrudan ilgilenmekle olur” diye konuştu.
Gürer, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Ulusal Süt Konseyi’nin 13,5 lira olarak açıkladığı 1 litre sütün tavsiye fiyatı küçük aile tipi işletmelerde ne yazık ki uygulanmıyor; aracılar fiyatı daha düşük tutuyor. Yem fiyatlarındaki artış süt fiyatlarında da artışa neden oluyor.
Gerek et ve sütle ilgili gerekse bu ürünlerden mamul ürünlerle ilgili fiyat artışlarının ortadan kaldırılması için doğru destekleme, doğru planlama ve doğru yönlendirmeye ihtiyaç var. Bunlar sağlanırsa vatandaşın ete ve süte erişimi daha da kolaylaşır. Aksi taktirde bugün emeklilerin ve dar gelirlilerin evine et ve süt ile bu ürünlerden mamul ürünler girmiyor ki bu sorunlar daha da artar…”
Kızıldeniz’deki saldırıların asıl amacı ne?