35,2256$% 0.17
36,7790€% 0.27
2.968,70%-0,29
4.809,00%-0,71
19.264,00%-0,70
10.016,41%0,68
3388844฿%1.0466
HÜDA PAR Sözcüsü Emiroğlu: Enflasyonla etkin mücadele edilebilmesi için akaryakıt fiyatları kontrol altında tutulmalı. HÜDA-PAR’dan enflasyon çıkışı: Akaryakıt fiyatı düşürülmeli!
Orbit – Enflasyonla etkin mücadele edilebilmesi için akaryakıt fiyatlarının kontrol altında tutulması gerektiğini belirten HÜDA PAR Sözcüsü Yunus Emiroğlu, enerjide dışa bağımlılığı azaltacak adımların atılması, çiftçilere mazot ve gübre desteğinin sağlanması, ekonominin kur ve faiz sarmalından kurtarılması gerektiğini söyledi.
HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Yunus Emiroğlu, partisinin haftalık gündem değerlendirmesini kamuoyu ile paylaştı.
Partisinin bu haftaki gündem değerlendirmesinde Emiroğlu, akaryakıt zamlarının enflasyon hedefini boşa çıkardığı, çiftçilere mazot ve gübre desteğinin sağlanması, öğrencilerin yardımcı kaynak sorunlarının çözülmesi, Müslüman göçmenlere yönelik ırkçı provokasyonlara karşı önlem alınması ve diş hekimliği hizmetinde yaşanan sorunlara çözüm getirilmesi konularına değindi.
Akaryakıt zamlarının enflasyon hedefini boşa çıkardığını belirten Emiroğlu, tarımda verimliliğin elde edilebilmesi için çiftçiye mazot ve gübre desteğinin sağlanması gerektiğini söyledi.
Okullarda dağıtılan kaynak kitapların bir kenara bırakılarak, ücretli kaynak kitap dayatmasının külfetli bir sorun olduğuna ve başlı başına büyük bir israfa yol açtığına dikkati çeken Emiroğlu, söz konusu sorunun dar gelirli vatandaşları ve velileri zor durumda bıraktığını ifade etti.
Diş hastanelerinde diş tedavisi olmak isteyen vatandaşların randevu bulamadıklarına vurgu yapan Emiroğlu, ayrıca diş hekimlerinin yaşadığı sorunlara değinerek partisinin çözüm önerilerini paylaştı.
Son zamanlarda Müslüman göçmenlere karşı bilinçli ve kasıtlı yürütülen ırkçı saldırı ve provokasyonlardan dolayı masum insanların can güvenliğinin tehlikeye atıldığına dikkati çeken Emiroğlu, artan ırkçı provokasyonlara yönelik tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi.
Enflasyonla etkin mücadele hedefini yakalayabilmek için enerjide dışa bağımlılığın azaltılması gerektiğini belirten Emiroğlu, “Fiyat artışlarının durmak bilmediği akaryakıtta artış oranları seçimden bu yana iki katı aştı. Döviz kurlarında yaşanan benzer artış oranına ek olarak küresel piyasalarda petrolün varil fiyatında görülen yükselişler, akaryakıt pompa satış fiyatlarının fahiş derecede yükselmesine yol açtı. Neredeyse tüm sektörlerde temel girdiler arasında yer alan akaryakıt fiyatlarındaki artışlar ister istemez maliyet artışlarına ek olarak nakliyat başta olmak üzere birçok alanda fiyatların yükselmesine neden olmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Akaryakıt zamlarının enflasyon hedeflerini boşa çıkardığını belirten Emiroğlu, Yüksek enflasyondan dolayı alım gücünün düştüğü, ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadeleyi öncelikli hedef edindiği bir ortamda, yaşanan bu artışlar misliyle çarşı pazarlardaki fiyatlara da yansımaktadır. Bu artışlar halka ek bir yük getirdiği gibi temmuz ve ağustos ayı enflasyon verilerinde görüldüğü üzere ülke ekonomisini daha yüksek bir enflasyon oranıyla karşı karşıya bırakacaktır. Bu nedenle enerjide dışa bağımlılığı azaltacak adımlara hız verilmeli; ekonomi, kur ve faiz sarmalından kurtarılmalıdır.” şeklinde konuştu.
Her geçen gün tarımın önem kazandığını, çiftçilere yapılan mazot ve gübre desteğinin yeterli olmadığını belirten Emiroğlu, “15 Eylül’de yayımlanan kararnameyle çiftçilere yapılacak mazot ve gübre desteği ödemeleri belirlendi. Mazot ve gübre desteği ödemelerinin bu yıl erkene alınması çiftçiler açısından faydalı olmuştur. Ancak geçen yıla oranla artan gübre fiyatlarına karşın, gübre destek miktarında geçen yılın tarifesi uygulanmış, herhangi bir artışa gidilmemiştir. Farklı ürünlerde farklı artış oranlarının belirlendiği kararnamede, geçen yıla oranla dekar başına yapılan mazot desteği artışları yüzde 27 ile yüzde 32 arasında olmuştur. Mazotta son aylarda yaşanan artış oranının yüzde yüz civarında olmasına rağmen çiftçiler için açıklanan söz konusu destek miktarı maalesef yetersiz kalmıştır.” dedi.
Çiftçilerin mazot, gübre ve girdi maliyetleri konusunda desteklenip korunması gerektiğini ifade eden Emiroğlu, “Tarımsal üretimin önemi gittikçe artmaktadır. Ülkeler açısından gıda güvenliğinin sağlanması her geçen gün biraz daha zorlaşmaktadır. Dolayısıyla gıda güvenliği, stratejik öneme sahip hayati bir meseledir. Türkiye tarımsal üretim kapasitesini artıracak etkili önlemler almalıdır. Bunun için de çiftçiler, başta mazot ve gübre giderleri olmak üzere girdi maliyetleri konusunda daha etkin bir düzeyde desteklenmeli ve korunmalıdır.” şeklinde konuştu.
Söz konusu ırkçı provokasyonlara prim verilmemesi ve hükümetin etkili önlemler alması gerektiğini ifade eden Emiroğlu, “İslam ülkelerinde, ister etnik temelde olsun isterse mezhepsel temelde olsun farklı toplumsal kesimleri birbirine karşı kışkırtmaya yönelik her türlü yaklaşım emperyalizmin ve Siyonizm’in bir oyunudur. Güya vatan, millet adına bu oyuna alet olanlar da emperyalistlerin maşası ve basit bir piyonudur. İslam dünyası, bu kirli oyuna yabancı değildir. Yüzyılı aşkın bir süredir bu tarz kirli oyunlarla coğrafyamızda çeşitli operasyonlar çekildi. Müslüman halklar, sunî olarak çizilen fiziki ve zihinsel sınırlarla ayrıştırılıp birbirine karşı düşmanlaştırıldı. Bugün, figüranları değişmiş olsa da ana aktörleri değişmemiş olan aynı kirli oyun bir kez daha sergilenmek istenmektedir. Halkımız, gerekçesi ne olursa olsun bu kirli senaryonun figüranlığını yapanlara prim vermemeli; gençlerimiz, toplumsal huzur ve barışı hedef alan her türlü yaklaşımdan uzak durmalıdır. Hükümet, söz konusu kirli provokasyonlara karşı geç kalmadan etkili önlemler almalıdır. Toplumun farklı kesimlerini birbirine karşı kışkırtma amacı güden her türlü yalan haber ve provokasyon hukuken cezasız kalmamalı ve cezalar caydırıcı olmalıdır.” şeklinde konuşarak, gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi.
Milli Eğitim Bakanlığının dağıtmış olduğu kaynak kitapların yeterli olmadığı öne sürülerek ücretli kaynak kitap alınmasının öğrenci velilerine dayatıldığını belirten HÜDA PAR Sözcüsü Emiroğlu, söz konusu dayatmalara karşı dar gelirli velilerin zor durumda kaldığını söyledi.
Yeni eğitim-öğretim döneminde velilere ücretli kaynak kitap dayatmasının devam ettiğini belirten Emiroğlu, “2023-2024 Eğitim-Öğretim döneminin ilk haftası geride kaldı. Ancak her eğitim-öğretim yılının başında olduğu gibi bu yıl da okullarda kaynak kitap tartışması yaşanmaktadır. Millî Eğitim Bakanlığının dağıtmış olduğu kitaplar içerik olarak yetersiz görüldüğü gerekçesiyle öğretmenler, ek kaynak talebinde bulunmaktadırlar. Böylece devletin dağıttığı kitaplardan ders işlenmemekte ve o kitaplar bir kenara atılmaktadır. Bu da ciddi bir kaynak israfına ve velilere ek bir masrafa sebep olmaktadır. Özellikle geçinmekte zorlanan dar gelirli aileler, öğrencilerine ek kaynak almakta zorlanmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Milli Eğitim Bakanlığının söz konusu ek kaynak sorununa acilen müdahale etmesi gerektiğini belirten Emiroğlu, “Geçen yıl bakanlık ek kaynak alımını yasakladı. Ancak bu karar geç alındığı için birçok veli ek kaynak almak zorunda kalmıştı. Geçen yıl yayınlanan genelgeye rağmen bu yıl da birçok öğretmen, velilerden ek kaynak talebinde bulundu. Servis ücreti, kırtasiye ücreti, kıyafet ücretine bir de ek kaynak ücreti eklenmesi dar gelirli aileleri daha fazla zorlamaktadır. Millî Eğitim Bakanlığı, ek kaynak talebine acilen müdahale etmeli, bunun için gerekli adımları hemen atmalıdır. Bu yıl dağıtılan kitaplar içerik olarak yeterli değildir. Bu eksiğin giderilmesi için acilen ek kaynak dağıtılmalı, dağıtılacak ek kaynaklar içerik olarak nitelikli olmalıdır. Buna rağmen ek kaynak talep eden idareci ve öğretmenler uyarılmalı ve bu durumun önüne geçilmelidir. Her yıl aynı sorunların yaşanmaması için eğitim-öğretim sezonu başlamadan önce Bakanlık, kitapları zamanında hazırlayıp okullara ulaştırmalıdır. Öğrencilere dağıtılan kitaplar ek kaynağa ihtiyaç duyulmayacak hale getirilmelidir.” ifadelerini kullandı.
Diş hekimliği hizmetlerinin kamu hastanelerinde yeterli olmadığını belirten Emiroğlu, ayrıca diş hekimlerinin yaşamış olduğu sorunlara çözüm getirilmesi gerektiğini söyledi.
Sağlık hizmetlerinde yaşanan aksaklıklara değinen Emiroğlu, “Milyonlarca vatandaş diş hekimliği hizmetlerinde yaşanan sıkıntılardan şikâyet etmektedir. Kamu hastanelerinde yeteri kadar diş hekimi istihdam edilmemesi ve hastanelerde bu alanla ilgili muayene randevu taleplerinin istenen zamanda ve seviyede oluşturulamaması, hasta başına verilen muayene süresinin yetersiz olması, ciddi mağduriyetlere neden olmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Diş hekimliği hizmetlerinde yaşanan aksaklıkların son bulması için partisinin çözüm önerilerini paylaşan HÜDA PAR Sözcüsü Emiroğlu, “Aile Diş Hekimliği” modelinin Türkiye geneline yaygınlaştırılması gerektiğini söyleyerek şunları kaydetti:
“İhtiyaç ve istihdam planlaması doğru ve gerçekçi bir şekilde yapılmadığı için Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri ile Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri ihtiyaçlara cevap verememekte, binlerce diş hekimliği mezunu açıkta kalmaktadır. Diş hekimliği hizmetlerinde yaşanan sorunların çözümü için bu mesele ivedilikle masaya yatırılmalı, ihtiyaca cevap verebilecek şekilde daha gerçekçi bir planlama yapılmalıdır. Ağız ve diş sağlığı hizmeti veren kamu hastanelerinin sayısı şehirlerin nüfusu dikkate alınarak planlanmalı, kamuda daha fazla diş hekimi ve yardımcı personel istihdam edilmelidir. Diş hekimlerinin ve diğer sağlık çalışanlarının ekonomik kaygılarının hafifletilmesi ve çalışma şartlarının iyileştirilmesi sağlanmalıdır. Vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştırmak için farklı alternatifler üretilmeli, hastaların kısa sürede muayene olabilmeleri sağlanmalı, muayene için ayrılan süre hastalığın türüne göre teşhis ve tedavi için yeterli seviyeye çıkarılmalıdır. Pilot uygulaması bazı illerde başlayan “Aile Diş Hekimliği” modelinin Türkiye geneline yaygınlaştırılması sağlanmalıdır. Ayrıca ağız ve diş sağlığı konusunda koruyucu hekimlik uygulamalarına ağırlık verilmelidir.”
MHP’li Büyükataman Balıkesir İl Kongresinde konuştu!