‘Kabe Yollarında’ 55 yıl sonra İstanbul’da sinemaseverlerle buluşacak
Yücel Çakmaklı’nın kayıp filmi ‘Kabe Yollarında’, tam 55 yıl sonra 17 Şubat’ta Taksim Camii Kültür Sanat Merkezi’nde yapılacak gösterim ile ilk kez İstanbullu sinemaseverlerle buluşacak.
Milli Sinema akımının öncü yönetmenlerinden Yücel Çakmaklı’nın ilk filmi Kabe Yollarında, çekildikten tam 55 yıl sonra İstanbullu sinemaseverlerle buluşuyor.
Taksim Camii İslam Eğitim Kültür ve Sanat Vakfı ile Uluslararası Sinema Derneği’nin her ay ortaklaşa düzenlediği Taksim Sinema Buluşmaları'nda bu ay çok özel bir film yayınlanacak.
Yıllardır kayıp olan ve birkaç yıl önce Almanya’da bulanan bir VHS kopyadan restore edilen filmin İstanbul’daki ilk gösterimi, 17 Şubat’ta saat 19.30’da Taksim Camii Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilecek.
Filmin gösteriminden sonrasinemaseverler, filmin tüm serüveni hakkında yapılacak bir söyleşiye de katılma imkanı bulacak. Takdimini yönetmen Nazif Tunç’un yapacağı söyleşinin konuğu ise Kabe Yollarında filminin yapımcısı Ali Osman Emirosmanoğlu olacak. Söyleşi saat 20.30’da başlayacak.
TARIK BUĞRA'NIN İLK SENARYOSU
1969 yılında çekilen ve Yücel Çakmaklı’nın ilk filmi olan Kabe Yollarında’nın senaryosu da ünlü yazar Tarık Buğra’nın ilk senaryosu olma özelliğini taşıyor.
Yarı belgesel tarzında çekilen film, Türkiye’den hacca giden bir kişinin serüvenini konu alıyor. Milli Sinema akımının da ilk filmi olma özelliği taşıyan Kabe Yollarında, 1926-1946 yılları arasındaki hac yasağının ardından, özellikle ilk 30 yılda konuyla ilgili çok az sayıda film üretildiği için dikkat çeken bir yapım olarak gösteriliyor.
WHS KOPYA ALMANYA'DA BULUNDU
Kabe Yollarında filminin bulunuş hikayesi, Cumhuriyet dönemi hac yolculukları ve hatıraları üzerine koleksiyonculuk yapan Fatih Ketancı’nın filmin el ilanını bir mezatta görmesiyle başladı.
El ilanını imzalatmak için filmin yapımcısı Ali Osman Emirosmanoğlu ile irtibata geçen Ketancı, internette yaptığı aramalar sonuncunda kayıp filmin VHS bir kopyasını buldu.
Satın alarak Almanya’dan getirttiği kopyayı izledikten sonra filmin asıl sahibi yapımcı Ali Osman Emirosmanoğlu’na teslim eden Ketancı, filmin restore edilip tekrar seyirciyle buluşturulması sürecindeki ilk ve en önemli adımı atmış oldu.
KAYNAK: HABER7