35,0476$% 0
36,4029€% 0.03
2.915,86%-1,93
4.746,00%-1,66
19.012,00%-1,68
9.915,76%-0,95
3532904฿%-5.14114
Tecrübeli siyasetçi, Eski Maliye Bakanı Lütfullah Kayalar, Milletvekilliği döneminde yaptığı dönem gerçekleştirdiği bir konuşmayı yeniden takipçileriyle paylaştı. Kayalar o konuşmasında, siyasette saygınlığın tartışılır hale gelmesinin siyasetçinin itibarını da bilinmezliğe doğru götürdüğünü dile getirmişti. Lütfullah Kayalar’dan günümüz siyasetine: Siyasette saygınlığın tartışılması siyasetçiye bakışı bilinmezleştirdi!
Birçok defa, Türkiye’nin değişiminden bahsettim. Her defasında konumuz, daha demokratik, daha müreffeh ve daha huzurlu Türkiye oldu. Yaşadığımız şu son günler ve olaylar, bu konuyu, bir defa daha işlememizin sebebidir. Türkiye, köklü bir değişimi yaşamak zorunda; rejimi yeniden şekillendiren, siyaseti tekrar kutsal kılan, insanların devlete devletin insanlara bakışını başka türlü yapan büyük bir değişimi yaşamak zorundadır. İki olgu, Türkiye’yi, bu değişim dalgasının içine doğru itiyor.
Saygınlığı bütün cumhuriyet tarihimizin maalesef en düşük seviyesine gelen siyasetimizden bahsetmek istiyorum. Bakınız, yukarıda anlattığım değişim dalgasını yakalayarak, onunla yükselip, olduğu noktadan daha ileriye gidecek olan Türkiye’dir. Şimdi, soru, bu yolculuğu ona kim yaptıracaktır. Bu sorunun cevabını modern dünyada herkes biliyor. Modern dünyanın parçası olan bir ülkede, yolculuğun kılavuzları bellidir. Bunlar, o ülkenin siyasetçileridir ve
siyaset, o ülkede değişimi gerçekleştirecek uğraşın metodudur, ilmidir.
“Siyasetçiden Başka Kılavuz yok”
Siyasetçiden başka kılavuz yoktur; varsa, gösterecekleri yön yanlıştır, halkı sürükleyecekleri yol maceradır, hedefleri ve menzilleri meçhuldür. Siyasete güvenin bu kadar zedelendiği bir ortamda, siyasetin kutsallığından da bahsetmek istiyorum. Siyaset neden kutsaldır? Siyaset kutsaldır; çünkü, Allah’ın, kuluna emanet ettiği can gibi, halk da, siyaset yapmakla görevlendirdiği kişilere temsil hakkını emanet etmiştir. Kul, nasılki Allah’ın kendisine emanet ettiği canı korumakla mükellef ise, siyasetçi de, seçmenlerinin emanetini kayıtsız ve şartsız onların hâkimiyeti için korumakla mükellef ve ettiği yeminin kutsallığıyla bağlanmış bir elçidir.
Değerli milletvekilleri, milletvekili, bir toplum adına en iyiyi bulmak için yarışan bir insandır, toplumun sorumluluğunu taşımaktadır, zaferi ve yenilgisi yalnız kendi adına olmadığı için, bu sorumluluk da kutsal bir sorumluluktur. Mecliste abideleşen, hâkimiyetin kayıtsız şartsız milletin olduğu gerçeğini savunmanın sanatı olan siyaset, kutsallığına dikkat edilmeden, sıradan bir faaliyet gibi düşünülemez.
Kemal Kılıçdaroğlu: Mustafa Kemal’in askerleriyiz!