35,0999$% 0.15
36,4671€% 0.24
2.932,71%0,44
4.788,00%0,72
19.181,00%0,70
9.765,12%-1,52
3456747฿%-5.41948
CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir, memur ve emekli maaşlarına yüzde 30 zam yapılmasını öngören kanun teklifinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda; “Emekli ve memurlara yapılan maaş artırımları maalesef refah düzeylerini artırmıyor. Memur ve emekli maaşına zam açıklaması: Yüzde 30 yeterli olmaz!
Bugün ülkemizde 4 kişilik ailenin açlık sınırı 8 bin 130 lira, yoksulluk sınırı 26 bin 485 lira olarak hesaplanmaktadır. Yapılan maaş artırımıyla 11 bin 848 lira olan en düşük memur maaşı açlık sınırının biraz üzerindeyken yoksulluk sınırının yarısının dahi altında kalmaktadır. Yüzde 30 artışla 7 bin 901 lira olan en düşük memur emekli aylığı ve 5.500 lira olan en düşük emekli aylığı da açlık sınırının altında kalmaktadır. Vatandaşlarımızın, emeklilerin yaşamlarında gerçekten bir refah artışı istiyorsak öncelikle ekonomideki ciddi yapısal sorunların çözülmesi gerekmektedir” dedi.
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edildi. CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir, teklife ilişkin şunları söyledi:
“Parti Genel Başkanı olan Cumhurbaşkanının ve kendi partisinin ya da ittifakın da Meclis’teki yasama sürecine yansımalarına biz her kanun teklifinde şahitlik ediyoruz ve hep başa dönüyoruz. Meclis’teki tüm komisyonların başlangıç sürecinde hep aynı sorun üzerine odaklanıyoruz; işte ‘sistem krizi’, ‘sistemin aksaklıkları’, ‘güçler ayrılığı mı, gerçekten güçler birliği sürecine giden bir süreçte miyiz?’ Bu sistem krizinin ve bu yapısal sorunun çözülmesi gerekiyor.”
“Seçim sürecine giderken aynı zamanda parti Genel Başkanı olan Cumhurbaşkanının memur ve emekli maaşlarına yüzde 5’lik bir artış daha yapması ve bu kararını kişisel inisiyatifiyle bir grup toplantısında deklare etmesi Cumhurbaşkanlığını da kurumsuzlaştırmakta. Dolayısıyla kurumsal bir artırma değil de bireysel ve kişisel tercihe göre karar veriliyor. Doğal olarak da muhalefet partileri açısından da bir sistem tartışmasına dönüştürüyor. Bugüne kadar olduğu gibi bugün de kanun teklifinin sevk edildiği tali komisyon olan Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunu toplanmıyor. Teklif tali komisyonda tartışılmıyor. Çalışanların ve emeklilerin çözüm bekleyen çok ciddi sorunları var. Yapılan bu zam emeklilerin yaşamını iyileştirecek oranda mıdır? Emekli aylıklarına yapılan bu artış oranı gerçekten yeterli olacak mı? Emeklilerin kimlerden oluştuğu, ekonomik ve toplumsal yaşam koşulları konularında detaylı tartışmaların ortaya konulması gerekiyor. İşte işçi, çalışan, BAĞ-KUR’lu, kamu emeklisi, dul ve yetimler var. Emeklilerle yönelik olarak ciddi bir adaletsiz sistem kurulmuştur. Özellikle dul ve yetim aylıkları gerçekten ciddi bir sorun alanıdır; bu, bize iletilen çok ciddi bir sorun, bu konuda dul, yetimler için bir düzenleme var mı? Maalesef bu düzenlemeler bu teklifte yer almıyor. Bu adaletsiz sistemin üzerine yapılan emekli maaşı artırımlar maalesef emekliler arasındaki bu adaletsizliği ortadan kaldırmıyor.
“Emekli ve memurlara yapılan maaş artırımları maalesef refah düzeylerini artırmıyor. Bugün ülkemizde 4 kişilik ailenin açlık sınırı 8 bin 130 lira, yoksulluk sınırı 26 bin 485 lira olarak hesaplanmaktadır. Yapılan maaş artırımıyla 11 bin 848 lira olan en düşük memur maaşı açlık sınırının biraz üzerindeyken yoksulluk sınırının yarısının altındadır. Yüzde 30 artışla 7 bin 901 lira olan en düşük memur emekli aylığı ve 5.500 lira olan en düşük emekli aylığı da açlık sınırının altında kalmaktadır. Vatandaşlarımızın, emeklilerin yaşamlarında refah artırmasını istiyorsak öncelikle ekonomideki ciddi yapısal sorunların çözülmesi gerekmektedir. Yanlış ekonomi politikaları sonucu karşılaştığımız enflasyon ve alım gücü sorununu çözmemiz gerekiyor; aksi hâlde, bugün bu kanun teklifini çıkardığımız gün, kabul ettiğimiz anda dahi bunun vatandaşın alım gücüne yansıması erimiş olacak. Refah payını artırma gibi bir durum olmayacaktır. Bu enflasyonun dar gelirliler ve sabit gelirliler üzerinde ciddi bir sorun alanı olarak gözüküyor. Bu maaş artırımları biz ne kadar çok yaparsak yapalım, yüzde 100 de yapsak bu aynı gün bir etki yaratmayacak.”
“Gelir dağılımı adaletsizliği de en önemli sorun alanlarımızdan biridir. Meclis olarak gelir dağılımındaki bu adaletsizliği ve emeklilik sistemindeki adaletsizlikleri ortadan kaldıracak ve enflasyonla mücadelede ciddi bir ekonomi politikası ortaya koymamız gerekiyor. Aksi hâlde, bu kanun teklifleri gibi geçici çözümler, uzun vadede vatandaşın refahını artırmayacaktır. Getirilen bu kanun teklifi ise bu beklentileri ve yapısal sorunları çözme konusunda çok yetersizdir.”
Belçika’dan gelip Adana’da bıçaklanan 44 yaşındaki eşcinsel şehri birbirine karıştırdı!