35,0525$% 0.02
36,4129€% 0.11
2.938,33%0,64
4.781,00%0,62
19.152,00%0,61
9.915,76%-0,95
3529135฿%-2.93198
Kayseri’de fitili ateşlenen olaylar sonrası eş zamanlı olarak Suriye’nin kuzeyinde Türkiye ve Türk bayrağına yönelik gerçekleştirilen provokasyonları gündemine alan Sözcü yazarı Soner Yalçın, Türkiye’ye yönelik oynanan oyuna karşı uyarıda bulundu. “Kafa karışıklığının temel sebeplerinden biri hafızasızlık.” diyerek “Türk ordusu niçin Suriye kuzeyinde?” sorusunun cevabını tekrar hatırlatan Yalçın, 2011 yılında Suriye’de başlayan iç savaşın El Bab’ı etkilediğini ve şehirde çok sayıda isyancı grubun olduğunu belirterek 2013 yılının Kasım ayında DAEŞ terör örgütünün bu kenti tamamen kontrol altına aldığını ve o tarihten itibaren Türkiye’nin güney sınırlarında sadece ABD’nin “Suriye Demokratik Güçler” diye adlandırdığı terör örgütü PKK değil, aynı zamanda DAEŞ’in de olduğunu yazdı.
O andan itibaren Türkiye’nin artık PKK’nın hedefinde olduğunu ve birçok kentimize terör örgütü tarafından atılan roketlerin isabet etmeye başladığını hatırlatan Yalçın, “2016 Mayıs’ının başına kadar Kilis’e, Gaziantep’e 70’ten fazla roket ve bilinmeyen sayıda havan saldırısı gerçekleştirildi. Yaz aylarında bölgeye düşen toplam roket sayısı 95 olarak belirtildi. O yıl İstanbul Sultanahmet ve havalimanında, Bursa Ulu Cami ve Gaziantep’te IŞİD, Ankara’da iki PKK saldırısı ve Elazığ gibi yerlerdeki saldırılar sonucu toplamda 144 kişi yaşamını kaybetti. Türkiye terör ile teslim alınmak isteniyordu. Ki, PKK’nın “hendek ayaklanmasını” hatırlatırım. Ki, 15 Temmuz FETÖ darbesini de hatırlatırım.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin tüm bu saldırılar sonucu yıkılmadığını ve 24 Ağustos 2016’da BM Sözleşmesi’nin 51’inci maddesinden kaynaklanan haklarını kullanacağını açıklayarak Fırat Kalkanı Harekatı’nı başlattığını söyleyen Yalçın, Türkiye’nin sadece DAEŞ’le değil sınırında terör koridoru açma gayretindeki PKK’yı da etkisiz hale getirmesi başta ABD-NATO olmak üzere müttefiklerini kızdırdığını belirtti. ABD ve NATO’nun planını da açıklayan Yalçın “Türkiye IŞİD ile savaşacak ve kurtarılan topraklara PKK yerleştireceklerdi” dedi. Yalçın, DAEŞ’le PKK’nın yenilmesinin ardından sözde müttefiklerimizin Türkiye’ye psikolojik harp uyguladığını söyledi.
OYUNA DİKKAT
Tüm yaşananları sıralamasının ardından Türkiye’deki bazı kesimlerin ABD/NATO’nun bize neden düşman olduğunu kavrayamadığını söyleyen Yalçın “Maalesef… Siyaseti kişiler/liderler üzerinden “seviyorum-sevmiyorum” duygusallığı ile değerlendiriyor. Bunlara göre iktidar ne yaparsa yapsın, yaptığı mutlaka kötü! Ve muhalefet ne yaparsa yapsın doğru. Siyaseti bu kaba ayrımdan çıkaramazsak emperyalizmin oyununa geliriz. Stratejisiz siyaset olmaz.” dedi. Türkiye’nin DAEŞ ve PKK gibi kukla devletlere karşı direnç göstermesinin ve bugün de Beşar Esat ile görüşmeler yapmak istemesinin doğru bir politika olduğunun altını çizen Yalçın, bu konuda eleştiri yapanlara ve Atlantikçi cephenin oyununa, kumpasına gelenlere ise şöyle seslendi;“Vay dün şunu yaptın” diye sonuçsuz politikalara, demagojiye gerek yoktur.
Canlarını hiçe sayarak baraja girdiler: Pahalıya patladı