34,4465$% 0.3
36,3032€% 0.16
2.836,84%0,10
4.835,00%0,20
19.341,00%0,20
9.389,62%-0,33
3121650฿%-0.11912
İşte sünnet konusundaki tartışması. Ekşi sözlükteki tartışma olay oldu. Sünnet zararlı mı yararlı mı tartışması kamuoyunu böldü!
Orbit – alkol sigaranın bile “henüz karar verebilecek yaşta değiller, 18 olsunlar gelsinler istediği kadar alsınlar” diyerek reşit olmayanlara satılmadığı modern dünyada en azından türkiyede sünnet gibi geri döndürülemez sonuçları olan bir “ameliyatın” çocuğun onayı alınmadan yapılması biraz ikiyüzlülüktür. kaldı ki eski hardcore islamcı güncel ateist olarak o kadar hadis okumuşluğum var hiçbir yerde çocuklarınızı sünnet ettirin diye bir hadise rastlamadım. tevratta var ama.
oğlum olacağını öğrendiğim zaman aklımdan geçen şeylerden biri de bu sünnet mevzusuydu. kesinlikle destekliyorum, sadece ismimin çocuk sünneti yasaklansın olarak değiştirilmesi gerek. 18 olduktan sonra kişinin tercihi, hiçbirimizi ilgilendirmez.
ilk homo türleri iki milyon yıl öncesine dayanıyor ve iki milyon yıl boyunca evrimle yok olmamış sünnet derisi, zira penisi koruyan bir yapı. iye riski sünnetsiz bebeklerde yüzde bir ve dört beş yaşına geldiğinde sünnetli akranlarıyla aynı oluyor. o zamana kadar da bir sorun yoksa doğru bir temizlik anlayışı verilebilir çocuğa. çocuğun ileride karşılaşabileceği sosyal baskı diyor bazıları ama gerek bu başlıkta gerek sünnet başlığında, esas sünnet yüzünden çocukluk çağında travmatize olmuş koca koca adamların entrylerini görebilirsiniz.
kısacası, çocuğumda kesin bir sünnet endikasyonu olmadığı sürece yaptırmam. geri dönüşü olmayan bir operasyon ve belli bir yaşa kadar dünyada en çok güveneceği insan olarak çocuğuma bunu yapamam. herkesin bedeni üzerinde kendi kararını verebilme hakkı var ve buna acil durumlar, zorunluluklar dışında kimse müdahale edemez. anne- baba dahil.
bir kadın olarak desteklediğim kampanyadır. istismar olarak görüyorum bu durumu. intersex doğan bebeğin cinsiyetine karar veren aileler ve kasap doktorlar mantığı bünyede oturduktan sonra sünnet olayına bakışım da kasaplık, vandallık ve cehalet olarak yerleşmiştir. ha bir makalede okuduğuma göre aynı zamanda haz duygusunu da bir hayli düşürüyormuş. dilerim sonuç alınır.
son olarak feminizm yaşatır arkadaşlar, hepimizi her anlamda eşitler. erkek adam ağlar, askere gitmek ve tek başına eve bakmak zorunda da değildir. bu örnekler çoğaltılabilir. eşitlik eşitlik eşitlik.
kabuğun altında oluşan rutubet, kayganlaştırıcı salya, penis kafasının en hassas en yoğun sinir uçları barındıran bölgesinde dış etkenlere maruz kalmayan hassas kafa derisi hemen altındaki sinir uçlarının algısını perdelemeyecek şekilde ince ve esnek kalır, ayrıca kadının cinsel oganının yarığına dayandığında ilk girişin fazladan kayganlaştırıcı (tipik olarak tükrük, ya da kadının seks öncesi oynaşma dolayısıyla vajina sulanması) gerekmeden kolayca girmesini sağlar. bunlar kabuğun fayda ve işlevi yani varoluş sebebidir sanıyorum.
çeşitli sebeplerden o salya beyaz bir süt ya da kremimsi bir koyuluğa, daha sonra da peynirimsi bir sert maddeye dönüşebilir. kabuk iç yüzündeki ve kafa üzerindeki hücreler iltihaplanabilir, kabuk altı yaralar oluşabilir, o yaraları korumaya gelen akyuvarlarlar hıv taşıyan biriyle cinsel ilişki sırasında hıv virüsü için ideal saldırı ve yeni hastada üreme noktası oluştururlar. yıl 2000 öncesi hıv pandemisi sırasında yapılan araştırmalarda kabuklu ve sünnetliler arasında bu sebepten belirgin bir hıv bulaşma sıklığı farkı gözlemlenmiştir.
tahmin edilen sünnet geleneğinin bu fark yüzünden yerleşmiş ve yaygınlaşmış çok eski bir afrika geleneği olduğu, eski mısır, yahudiler ve müslümanlar aracılığıyla dünyaya yayıldığıdır.
günümüzdeki temiz, koruyucu elbiseler, ve afrikanın doğal tehlikelerinden uzak ortamında, sık yıkanma ve temizliğin standard olduğu bir gelenekte belki ayni iltihap sorunları söz konusu olmayabilir. bilemeyiz belki de tersine, elbise altında gözden ıraklık ve stresli yoksul hayat yüzünden bazı kişilerde daha da vahimi bile olabilir.
bu ikilem, penis sahibinin de onunla ilişkiye girecek olanın da dikkat etmesi gereken bir konudur. kabuksuzlarda iltihap sorunu olmaz, ama onlarda da penis kafa derisinin kuruluk yüzünden her seferinde kayganlaştırıcı gerektirmesi, kuru ve çevresel etkilere maruz kalma yüzünden kalınlaşması, bu yüzden kafa yüzeyi sinir uçlarının doğal hassaslığının bir gömlek azalması, seksin verdiği hazzın değişmesi gibi sorunlar olacaktır.
aileme karşı hakkımı helal etmemek demeyeyim de sitemli olduğum tek hadise budur. ileride nasip olur evlenirsem ve bir oğlum olursa da asla sünnet ettirmeyeceğim.
islamofobiklikten falan değil, inançlı bir insanım. fakat dinimize sokulmuş yahudi geleneği bir bidat olan sünnete karşıyım.
hasbelkader sonradan müslüman olmuş bir ingiliz ve bir de portekizli tanıdım. samimiyet ilerleyince bu konuyu da sordum. yetişkin bireyler olarak sünnet olmuşlardı. dolaysıyla hem öncesini hem sonrasını biliyorlardı. ikisi de çok samimi ve iyi müslümanlardı. beş vakit namazını kılan, alkol dahil her hususa dikkat eden bu arkadaşlar sünnet konusunda çok pişman olduklarını söylüyorlardı.
benim açımdan sünnet gerçekten tıbbi bir zaruret olmadığı sürece ciddi bir suç olmalı.
CHP’li Gürer’den her köye bir ziraat mühendisi kanun teklifi